9 Eylül 2013 Pazartesi

SURİYE'DE SAVAŞA TARAF OLMAYA HAYIR! AMA NEDEN?

Suriye'de  savaşa hayır!
 
Neden hayır? girersek nasıl bir çamura batmış olacağız. On yıllar süren bir savaşta nasıl taraf olacağız?
 
Sıradan bir vatandaş olarak, Suriye olayları ve hükümetin tavrına yorumum böyledir.
 
1. SURİYE'DE NE OLUYOR
 
Suriye'de bir iç savaş var ve sadece Suriye ordusu değil, taraf olan bütün güçler birbirini silahlı ve sivil demeden öldürüyor.
 
Suriye de hatırı sayılır büyüklükte, dört ayrı grup sözkonusu:
 
  1. Suriye devletinin silahlı kuvvetleri
  2. Özgür Suriye Ordusu
  3. PYD
  4. Radikal islamcı el-kaide bağlantılı gruplar.
 
2. SURİYE ORDUSUNU ALT ETMEK, SURİYEYE BARIŞ GETİRMEK İÇİN YETERLİ DEĞİLDİR.
 
Yukarıdaki gruplar sadece Suriye ordusu ile değil, birbirleri ile de savaşıyor. Rojova'da PYD ve El Nusra (4.grup) çatıştı ve pek çok sivil El Nusra tarafından öldürüldü.
 
Bu dört gruptan Suriye devletinin silahlı kuvvetlerini çıkarsan dahi geriye kalan 3 grup çatışmaya ve sivil asker demeden öldürmeye devam edecek.
 
Durum böyleyken sorunlar:
 
- Türkiye gidip orada nasıl barışı sağlayacak.
- Türk ordusu kaç yıl orada kalacak?
- Böylesi bir harekatın ekonomik bedeli bir tarafa, kaç gencimizin hayatına mal olacak?
- Bütün silahlı güçleri yok ettiğimizde hepsi 20 Milyon nüfustan kaç kişi geriye kalacak?
- Suriye kaç parçaya bölünecek?
 
Türk hükümeti savaşa girmeyi, gidip herhangi bir Türk şehrini ele geçirmek gibi görüyor sanırım. İlk alt edilmesi gerekli güç elbette Suriye silahlı kuvvetleri, arkasındaki güçler: Rusya, Çin ve İran. Rusya için Suriye çok kritik bir ülke, çünkü eski doğu bloku ülkeleri dışındaki tek askeri üssü Suriye topraklarında.
 
Bu aradaEL NUSRA lı teröristlerin elinde, Adana'da yakalanan 2 kg sarin gazı asla unutulmamalı, Esad halen kimyasal silah kullanmadığını söylüyor ve hep inkar etti. Acaba kimyasal silahı Amerika ve dünyayı tahrik etmek için birileri mi kullandı.
 
AMERİKA KİMYASAL SİLAHI KİMİN KULLANDIĞIYLA İLGİLENMİYOR bu silahların kullanılmasını kendisine ve kendi halkına karşı tehdit algılamasıdır. Ölen siviller kesinlikle umrunda değildir.
 
3. ESAD SONRASI SURİYE NASIL BİR ÜLKE OLACAK, ORTADOĞU YA ETKİSİ NE OLACAK?
 
Bütün Ortadoğu'da sabit bir etnik kimliğe veya mezhebe sahip tek bir ülke yoktur.
Baas bastırıldıktan sonra daha da büyük felaket ve onlarca yıl sürecek, etnik kimliğe dayalı bir iç savaş ortaya çıkacaktır. Baas baskın güç olmayacak fakat savaşmaya devam edecektir.
Daha kötüsü ise savaş,aynı etnik kimliğe sahip çevre ülkelerdeki topluluklara da sıçrayacak. Halen iç savaşın devam ettiği ve dengeye girememiş Irak da hayat daha güçleşecektir.
 
Büyük ihtimal etnik çatışmalar Türkiye'yi özellikle Güneydoğu yu daha çok karıştıracaktır.
 
Suriye'nin benzeri durum zaten Irak'da var. Savaş sonrası Irak'ın şu anki durumundan daha kötü bir durum ortaya çıkacak çünkü petrol gibi bir ekonomik güç Suriye de söz konusu değil. Amerika gibi düzene sokacak güçlü bir ülke de Suriye ye asla girmeyecek.
 
4. SURİYE DEKİ MEVCUT ÇATIŞMA VE ÖLÜMLERE TÜRKİYE'NİN KATKISI NEDİR
 
Türkiye en başından beri doğru bir dış politika gütmemiştir. Tayyip in idda ettiği gibi büyük devlet olma gereklerini yerine getirmemiştir. Türkiye doğal olarak Amerika stratejisine yakın hareket etti ve Önce Özgür Suriye ordusuna destek oldu.
 
"Şayet Büyük devlet ve Suriye ülke Osmanlı tebaasının bir parçası gibiyse" Türkiye'nin tavrı kavga eden iki kardeşten birinin tarafını tutan ve hatta Kavga eden kardeşlerden birinin eline silah verip kulağına nefret fısıldayıp saldırtan bir baba gibi. Bu politika kesinlikle hatalı ve artık TÜRKİYE'NİN ORTADOĞU POLİTİKASI AKP İLE AYNI DÜŞÜNCEDE OLAN GRUPLARI DESTEKLEMEDİR. Hiç bir ülke, futbol takımı gibi doğrudan diğer bir ülkenin iç siyasetinde bir partiyi desteklemez.
 
Büyük devlet ve bölgesel güç olan bir Türkiye, olayların başında taraf tutmak yerine her iki tarafı da gücünü kullanarak önce itidale davet etmeli devamında ise orta noktayı bulmalarını sağlamalıydı.
 
Böylesi bir formül ve çözüm tamamen hayal, ÜLKE OLARAK DÜNYADA BİR LEBLEBİ TANESİ KADARIZ. Uluslararası arenada bir kaç ülkedeki garip muhalif güçler dışında bizi destekleyen bir güç kalmadı, tükettik ne yazık ki.
 
Terazinin bir tarafında Amerika ve Nato, diğer tarafında: Rusya, İran ve Çin varken bize ne yapmak düşer kimbilir.
 
SONUÇ OLARAK
 
Aylardır özellikle suriye konusu ile ilgileniyorum ve farklı haber kanallarından takip ediyorum, yoğun olarak. Deutsche Welle, BBC, CNN ve yandaş medyayı takip ediyorum. Bu da Almanya, İngiltere, Amerika ve AKP bakış açısı demek.
 
Özellikle Osmanlının yaşadığı Suriyenin millileştirme çabaları ile ilgili iki ayrı hatırat okudum. Ne yazık ki yaşadığımız hayal kırıklığı ve kayıplar, kahramanlıklara ragmen yaşanan hezimet çok acı.
 
Yeterince bilgi topladığımı düşünüyorum ve ne yazık ki hali hazırdaki APTALCA ve LİSELİ ERGEN DELİKANLI BAKIŞIYLA DIŞ POLİTİKAMIZIN yönetilmesini onaylamıyorum.
 
Bu ülkenin vergi ödeyen, askerliğini yapmış ve ülkesini seven bir bireyi olarak söz söyleme hakkım olduğunu düşünüyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder